top of page

NEFRETİN SON KERTESİ


Hady Gümüş

NEFRETİN SON KERTESİ

İnsanlarımız deprem belesıyla debeleşirken halkımızda elinden geleni yapmaya çabalıyor. Ancak HDP Parti teşkilatları ve HDP li belediyelerde topladıkları yardımları götürürken Pervin buldan ne yazıkki yardımlarımız geri çevrildi diyor. Ben bunu kürt kürde yardım bile edemez anlamında algıladım. Ancak yaşlı hafızamı yoklarken 1999 izmit depremini yaşadığım için hatırladım. Şöyleki deprem bölgesine Ankaradan önce yetişen AKUT ekibi çalışmalarına başlamıştı bile zira yetkililer çalışma izinleri olmadığı için çalışmalarını durdurdular. AKUT yetkilileri ise biz insanları kurtarmaya geldik, insan kurtarmanın izine tabi olduğunu hiç bir yerde duymadık demelerine rağmen çalışmaya başlatılmadılar. Meğer o dönem AKUT başkanı Ermeni bir vatandaşımız imiş. Bununlada herhangi bir ermeni bir türkü ölümden kurtaramaz demek istediler. Yazıklar olsun bizlere bu kin ve nefret bizi nereye sürükleyecek diye düşünüyorum. Oysa bu ülkede hepimize yetecek kadar oksijende kanakana birlikte içeceğimiz kadar suyumuzda vardır. Ben bu olayların varacağı yeride bir askerlik anımla bağlamak Istiyorum. Ben askerdeyken askeri disiplinden hep yakınırdım. Bir gün trabzonlu bir laz arkadaşım "hocam sen bu kafayla gelirsen askere aha.....alırsın teskere" demişti.Bende kısadan hisse çıkararak Nefretti suç sayan 216 sayılı yasaya gerek yok, zihniyetimizdeki kirlilikten kurtulmadıkça.

bottom of page