Kürt siyaset cephesinde her konuda ...
8 Aralık, 19
Kürt siyaset cephesinde her konuda olduğu gibi "ulusal birlik" konusunda da yola sıfır kilometreden başlangıç yapılmıyor. Öncelikle bu bilinen gerçeğin söylenmesi lazım. Yakın zamanda bu konuda epey çaba sarf edildi, azımsanmayacak bir deneyim edinildi, belli bir mesafe katedildi. Ne yazık ki bir sonuç elde edilemedi. Tam başarıyoruz derken başaramadık. Bilenler biliyor; başarılı olunamayan bu uzunca süreçte emeğim oldu, emek koyarken gözlemlerim oldu, gözlemlere dayalı fikirlerim oldu... Yeniden güncellenen bu konuda çağrı yapan, çaba sarfeden arkadaşların büyük bölümünün iyi niyetinden şüphem yok. Bu sorunun çözümünün toplumların milletleşme tarihinde giderilmesi zorunlu bir ihtiyaç olduğu bilinciyle katķı koyan kişi ve partilerimizin var olduğunu görmek de sevindiricidir. Ancak, arkalanmış bunca tecrübeden sonra yeni bir başlangıcın çok daha tecrübe kokan ve başarılmaya çok daha yatkın yapılması gerekiyordu. Göründüğü kadarıyla ya da izleyebildiğim kadarıyla öyle olmadı. Siyaset sahasında ilkeli davranmaya gayret etsem de mükemmeliyetçi değilim, ama biliyorum ki; öncesinde başarılamamış olanın başarılması için başarısızlığın asıl nedenlerinin samimiyetle, eleştirel bir değerlendirmeyle ve tam bir açıklıkla tespit edilmesi gerekirdi. Tespit edilen bu nedenlerin önemli oranda aşıldığının ya da en azından aşılma yoluna girdiğinin muhataplara yansıtılması gerekirdi. Bu yapılmadı. Yapılmadığı içindir ki önceki bileşen genişliği ve niteliksel kapasitenin bile yakalanamadığı görülüyor. Çağrı doğru, çağrının zamanı doğru, çağrının önceki çabalardan çıkarılan derslere atıf yapmaması bir eksiklik, çağrılan zemin ise doğru bir tercih değildi... Bu konuda yapıcı eleştiri ve önerilerimin daha genişini uygun platformlarda dillendireceğim. Şimdilik bir hatırlatma ve bir öneri ile bitireyim. 1- "Ulusal birlik" gibi tarihsel bir aşama ile "seçim ittifakı" gibi geçicilikle malul birliktelikleri karıştırmamak, aynı görmemek gerekiyor. 2- Bugüne kadar hep parçalarda hedeflenen birlikler üzerinden bütünlüklü "ulusal birlik"i oluşturmak için çaba gösterildi. Parçaların her birinde baskın siyasal güçle yan yana gelmenin tüzel kişilikleri, daha açık bir deyimle nispeten zayıf örgütsel varlıkları gölgede bırakabileceği kaygısı başta olmak üzere birçok nedenle bu çabalardan bir sonuç elde edilemedi. Bu nedenle belki de bu yöntemin tersini düşünmekte fayda var. Parçalar arası oluşturulacak güçlü bir birlik odağından parçalara doğru sirayet edecek bir birlik pekişmesini denemek... Yani "tümevarım" yerine "tümdengelim" yöntemi üzerinde de düşünmeye değer...