Adnan GÜLLÜOĞLU / 100 yıldır yapılan savaşlara son vermek ve savaşın dışında çözüm arayan Güney Kürdistan halkı 25.9.2017 de özgür bir ortamda yapılan referandum ile ( tarihe kayıt düşerek)siyasi tercihlerini %92.73 evet oyu ile dünya kamu uyuna duyurdular.
Irak ile bu şartlarda birlikte kalmanın mümkün
olmadığını , statükocu anlayışın değişmediği
takdirde Kürtler, Türkmenler, Ezidiler, Keldaniler, Asuriler, Süryaniler ve sunni Araplar birlikte ayrılma istediklerini beyan ettiler.
Henüz bu mesajın iyi anlaşılmadığı,siyasiler tarafından sürekli çarpıtılmak istendiği görülüyor.
Kendi içindede Kürt sorunu olan komşu ülkelerin siyasileri, bölgede bulunan ABD ve müttefikleri verilen mesajı görmek istemediler.
Bölünme fobisi,ekonomik çıkar ve yayılmacı politikalar yüzünden "ABD"ile ortak tavırla referandumu sonuçları ile birlikte yok saymayı tercih ettiler.
Bu gün Irakta mevcut statükonun değiştirilmesi yerine statükonun dayattığı savaşın ateşi yeniden yakılmak isteniyor.
Bilinmesi gereken Irak tarihinden bu yana, yeni yönetim dahil BAAS ırkçılığı ile farklı olanlara yaşam hakkı tanımamıştır.Bu günkü şartlardada tanımayacaktır.
Mevcut kazanımları yok etmenin zamanını kollayacaktır.İşid'den farlı olmayan Haşdi Şabi nin varlığı,kollanmasının nedeni bu nedenledir.
Gidişata dur denmez ise Asuri,Keldani ve Süryani halkları dilleri ile birlikte,Ezidi inancı
doğduğu topraklarda yok olma aşamasında.
Türkmenler henüz bu aşamada olmasada statüko devam ederse Türkiyeye rağmen aynı akibete uğrayacaktır.
Sorun sadece Kürtlerin ve Barzani nin sorunu değildir.Barzani'yi ve partisi KDP 'yi karalayarak
sorumlu gösterilmek isteniyor.
Sorun Irak Merkezi yönetiminin kendi dışındakilere yaşam hakkı tanımayan ırkçı,inkarcı ve jenosit anlayışıdır.
Bilinmesi gereken "Toprak bütünlüğü","barış " diyerek Irak ile beraber kalmayı savunmak geçmişin tekrarını istemekten başka bir anlamı olmadığı gibi statüko değişmeden bunu istemek iyi niyetli değildir.
Barış,iyi güzel ama halklar eşit olmadan mümkünmü?
Güney Kürdistan barış istiyor,bunu Kerkük' ten geri çekilerek gösterdi.Geri çekilmek ile Kürtler arasında kardeş kanı akmasını isteyenlerinde tuzaklarına düşülmedi.
Bu erdemli davranış "korktu,kaçtı"gibi anlamsız eleştirilere,hamaset ile yapılan yorumlara neden oldu.
Geri çekilmekle barış ile sorunları çözmeye bir şans daha verildi.Yoksa son söz henüz söylenmedi.
Savaşta taktik olarak geri çekilmek olduğu gibi güç ve cesarette önemli.Ama kazanmak için yetmiyor.Zafer için kararlı olmak,kamu oyunun desteği ve diplomasi gerekiyor.
Güney Kürdistan halkları ayrılmak isterken Irak'tan toprak istemiyorlar.
Binlerce yıldır birlikte yaşayan halklar kendi ata topraklarında farklıklarını zenginlik bilip, koruyarak "EŞİT"VE"BARIŞ"içinde birlikte yaşamak istiyorlar.
Siyasi elitler yaptıkları çarpıtmalarla bu gerçeğin görülmesini istemiyorlar.
Barıştan yana olan herkez bu gerçeği tüm dünyaya duyurmalıdır.Böylece dünya ve komşu ülkelerdeki kamu oyu desteği ile siyasi elitler "Üç maymunu "oynamaktan vazgeçeceklerdir.
Gün Güney Kürdistan halkları ile dayanışma günüdür.